Çiğ Beslenmeye Genel Bakış
Her geçen gün beslenme uzmanlarımız, yıllardır annelerimizin söylediğini daha sıklıkla tekrarlar oldular. Sağlıklı gıdalar tüket! Abur cubur yemeği bırak!
Yaşam kalitemizi arttırmak ve tadını çıkarmak istiyorsak işlenmiş gıda tüketimimizi sınırlamamız gerektiğini biliyoruz. Peki evcil dostlarımızın da aynı düşünceye sahip olma hakları yok mu ?
Bir canlının yaşamını etkileyen 3 bileşen vardır :
- Genetik
- Çevre
- Beslenme
Bu üçü arasında doğrudan etkili olabileceğimiz alan ise beslenmedir. Beslenme sağlığın temel taşıdır ve beslenmeyi pratiğe dahil etmek son derece etkili bir ilaçtır. Seçimlerimizi etkileyen bir çok faktör olabilir. Kişisel tercihlerimiz genellikle yaşam şartlarımızla şekillenirler. Kısıtlı vakitlerimizle çok işler başarmaya çalışırız bazen 24 saat yetmez bu arada evcil dostlarımızla birlikte stres atmaya ve onların bakımını ise aralara derelere sıkıştırmaya çalışırız. Pek çoklarımız için durum böyle iken evde yemek hazırlamak fikri oldukça uzak görünür. Kimilerimiz ise kendi beslenme eğilimlerimize göre dostlarımızı beslemeye yönelir. Ben ne yiyorsam onlarda yiyebilir diye düşünürüz. Zaman içerisinde insanla yaşama ayak uydurmada son derece başarılı olmuş olsalar da farklı türler olduklarını ve kendilerine has ihtiyaçları olduğunu unutabiliriz. Ve geldik en can alıcı kısma Pazarlama ve Reklamcılık… Şüphesiz tercihlerimizi etkileyen en kritik nokta. Sürekli dönüp duran kuru mama reklamları, mutlu sağlıklı resmedilmiş kedi ve köpekler, veteriner tavsiyeleri vs.. tüm bunlar mevcut iken göz göre göre yanlış bir şey yapılıyor olamaz , bu sistem doğru olmalı diye düşünürüz. Düşündürülürüz…
Evcil hayvan endüstrisinin yaşadığımız pandemiden önce ABD’deki pazar payı 30 milyar $ dı. Bu rakam dünyada ise 80 milyar $.
Sıralama Mars (Pedigree,Whiskas,Royal Canin,Eukanuba), Nestle Purina,Hill’s, JM Smucker, Diamond, Blue Buffalo… şeklinde gidiyor. Beslenme alanında bu firmalar bilimsel olarak gerçekten ciddi katkılar sağlıyorlar. Ancak bu katkılar çıkar çatışmasını da barındırıyor mu ? diye düşünmek gerekli.
Çiğ beslenmenin zararları hakkında bir çok araştırma yapılmakta.. Kuru mamanın zararı başlıklı bir araştırma hiç yapılmadı onu da belirteyim. Çiğ beslenen köpeklerde salmonella varlığı için testler yapıldı. Pek çok ticari çiğ gıdada salmonellaya rastlanıldı. Ancak buradaki açık endişe salmonella bakterisi bulaşmış gıdayı tüketen canlı değil, çünkü onlarda bu durum genellikle kısa bağırsak sistemleri sayesinde hastalığa sebep olmuyor. Sorun onunla temas kuran insanın sağlığında. Bu konuda bizler de endişelenmeli miyiz ? Elbetteki en azından çok duyarlı olmalıyız.
Bilimsel çevrelerin çiğ beslenmeyi desteklemeleri ummak pek mümkün görünmüyor. Çünkü sektörü ev yapımı çiğ gıdayı destekleyerek ayakta tutamazsınız. Bunu destekleyecek olan Bütünsel Veteriner Hekimler , Veteriner Beslenme Uzmanları ve Evcil Beslenme Uzmanları olabilir… Haklı olunan taraf verilen gıdanın dengesiz olabilme ihtimalinin gerçekten yüksek olmasıdır ve sağlıksız yerlerden et temin etmek hem canlıya hem ailenize zarar verebilir. Bu noktada sağduyunuzu kullanmak size kalmış.
Elimizde bilimsel kanıtlarımız çok fazla olamasa da , yıllardır evcil hayvanlarını çiğ besleyen insanlardan edindiğimiz anektod notlarından faydalanabilliriz. Genel sağlığı iyileştirdiği, tüy kalitesini artırdığı, ağız kokusunu giderdiği, dışkı kokusunu ve miktarını çok azalttığı gibi gerçekler kabul edilmiş durumda. O zaman burada dikkat etmemiz gereken husus çiğ beslenen bir canlının yediği gıdanın kaynağının güvenilirliğinden emin olmak. Ailenizde hamile , ağır hasta, yaşlı, bağışıklığı zayıflamış insanlar, bebekler var ise çok daha steril şartlarda menülerini hazırlamak. Her zaman etlere direk temas etmeden tek kullanımlık eldivenlerle çalışmalısınız, her yemekten sonra ağızlarını yemek/su kaplarını, tüm kullandığınız malzemelerini yıkamalısınız. Et kesme tahtalarını sizinkilerden ayrı tutmalısınız. Menülerini özellikle sıcak havalarda dışarıda bekletmeden ama buzlu veya aşırı soğuk olmayacak şekilde servis etmelisiniz. Bunları “-ben yapmıyorum hiç te sorun yaşamadım” diyenlerin olması gerçeği değiştirmez. Bu bir risktir ve risk almaya değmez. Besinsel eksiklikler konusunda kaygılarınız mutlaka ki olabilir, bu durumda yardımcı olmaktan mutluluk duyarım.
Besin eksikliği konusunda en uçta kalanlar hazır çiğ gıdalar.
Yapılan bir halk sağlığı araştırması ile ilgili yazılmış olan makaleyi linkte bulabilirsiniz. Bu araştırmalarda genellikle popüler ticari çiğ gıdalar kullanılmaktadır. https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29326391/
Besin-Bileşen-İçerik-Malzemeler
Besin ve bileşen genelde evcil hayvan bakıcıları olarak karıştırdığımız iki kavramdır. Aynı anlama geldikleri sanılır ama değillerdir. Bir besin maddesi, bir bileşenin temel formudur. Besinler yaşamı desteklemeye yardımcı olan gıda bileşenleridir. Yani bileşenler ; besin maddelerini sağlayan araçlardır. Formüller uygun seviyelerde protein, karbonhidrat ve yağ sağlayacak belirli bileşenlerden oluşur. Örnek vermek gerekirse tavuk gıdadaki ilk bileşense; tavuktaki besinler protein, yağ , vitaminler v.b dir. Besin dediğimiz şey vücudun tavuktan elde ettiği şeydir. İşte satın aldığınız hazır gıdanın içeriği denildiğinde size tavuk eti, dana eti, tavuk karaciğer, kuzu böbrek, sebze, meyve, baharat şeklinde listelenmiş bir açıklama yapılması pek bir şey ifade etmez. Siz içerikteki bileşenleri görmüş olursunuz ama besin değeri hakkında hiçbir fikriniz olmaz. Özellikle yaşam evresine göre ihtiyaca uygunluğu hakkında fikir sahibi olabilmeniz mümkün değildir.
Yukarıda gördüğünüz içerik listesi bir kuru mama firmasına ait. Bileşenler/içerik listelenmiş ve size garantili analizi sunulmakta. Ancak besin değerleri hakkında bir bilgi verilmemiş, çünkü bu kuralları düzenleyen kuruluş böyle bir zorunluluk getirmiyor. Ticari çiğ veya dondurularak kurutulmuş çiğ gıda üreticilerinin rehber aldığı yönergede aynısıdır. Ancak burada önemli bir farklılık var. Her ne kadar kuru mama üreticileri size besin değerlerini listelemek zorunda olmasalar da ambalaj uzun süre saklanacağı için ; vitamin, mineral eksikliği düşünülerek fazla fazla eklenmektedir. Bu aşırılıklarda elbetteki ayrı bir sorun. Çiğ gıdalar ise size 80/10/5/5 iddiasıyla gelmekte ve barf metodunun eksiksiz olacağına olan inançla hazırlanmaktadır. İstenildiğinde ise size bir veri sunalamamaktadır. Eminim ki kendileri besin analizi yaptırıyor olsalardı bizimle de paylaşırlardı, ama dediğim gibi mecbur değiller.
Sonuçta , her canlı için tek bir doğru gıdanın olmadığı unutulmamalıdır. Bu hangi tip gıda olursa olsun değişmez.
Sağlıkla kalın.
B.N.B